Hz. Muhammed’in Ramazan Hutbesi
“Ey insanlar!
İşte Allah’ın ayı, bereket, rahmet ve mağfiretle gelip size çattı. O öyle bir ay ki Allah katında ayların en faziletlisi, günleri günlerin en üstünü, geceleri gecelerin ve saatleri de saatlerin en faziletlisidir. O öyle bir ay ki, siz o ayda Allah’ın ziyafetine davet edildiniz ve Allah’ın keramet ehlinden kılındınız. Nefesleriniz bu ayda tespih, uyumanız bu ayda ibadet, ibadetiniz bu ayda makbul ve dualarınız bu ayda icabete erişir.
Öyleyse dürüst niyetlerle ve temiz kalplerle Rabbinizden isteyin ki sizi, bu ayın orucunu tutmaya ve O’nun kitabını okumaya muvaffak etsin. Gerçek bedbaht, bu büyük ayda Allah’ın bağışlamasından mahrum olandır. Bu ayda açlığınızla ve susuzluğunuzla kıyamet gününün açlık ve susuzluğunu hatırlayın. Fakirler ve düşkünlerinize sadaka verin. Büyüklerinize saygılı olun, küçüklerinize şefkat gösterin.
Yakınlarınızla bağınızı koruyun, dilinizi koruyun, bakılması haram olan şeylerden gözlerinizi ve kulak asılması haram olan şeylerden kulaklarınızı koruyun. İnsanların yetimlerine merhamet gösterin ki sizin yetimlerinize merhamet edilsin. Günahlarınızdan Allah’a dönün ve namaz vakitlerinizde ellerinizi dua için O’na açın. Çünkü namaz vakitleri en faziletli vakitlerdir; Allah azze ve celle o vakitlerde kullarına rahmet nazariyle bakar, O’na yakarışta bulunanlara cevap verir, O’nu çağıranlara “lebbeyk” ( dileğini yerine getirmeğe hazırım) der ve O’ndan dileyenlere isteklerini verir.
Ey insanlar!
Canlarınız amellerinize karşılık rehindedir; onları istiğfarlarınızla kurtarın ve sırtlarınız suçlarınızın ağır yükü altındadır, uzun secdelerinizle onların yükünü hafifletin; Bilin ki Allah namaz kılanları ve secde edenleri azaplandırmayacağına ve insanların, âlemlerin Rabbinin huzuruna çıkacağı gün ateşten korkutmayacağına dair izzetine yemin etmiştir.
Ey insanlar!
Kim bu ayda bir oruçluya iftar verirse, bu onun için Allah katında bir grup köle azad etmek kadar sevap ve geçmiş günahlarının bağışlanmasına sebep olur” Dendi ki: ey Resulullah buna hepimizin gücü yetmiyor. Bunun üzerine Peygamber (sallallahu aleyhi ve alihi ve sellem) buyurdular: “Bir parça hurma veya bir su şerbetiyle dahi olsa verip ateşten korunun.”
Ey insanlar!
Kim bu ayda ahlakını güzelleştirirse, ayakların kayacağı günde sırattan kolay geçecektir. Kim bu ayda, elinin altında olanların yükünü hafifletirse Allah onun hesabını hafifletir. Kim bu ayda şerrine engel olursa Allah kendisine kavuştuğu gün gazabını ondan engeller; Kim bu ayda bir yetime ikramda bulunursa Allah kendisine kavuştuğunda ona ikramda bulunur; Kim bu ayda yakınıyla kopan bağını bitiştirirse Allah kendisine kavuştuğu gün onu kendi rahmetine bitiştirir; Kim bu ayda yakınıyla arasındaki bağı koparırsa, Allah kendisine kavuştuğu gün ona rahmetini keser; Kim bu ayda bir nafile namaz kılarsa Allah ona ateşten berat yazar; kim bu ayda bir farzı yerine getirirse diğer aylarda yetmiş fariza yerine getirenin sevabını verir; Kim bu ayda bana çok salâvat gönderirse, terazilerin hafif geldiği günde Allah onun sevap terazisini ağırlaştırır. Kim bu ayda Kur’an’dan bir ayet okursa, diğer aylarda bir hatim yapanların sevabını alır.
Ey insanlar!
Bu ayda cennet kapıları açıktır, Rabbinizden dileyin ki sizin yüzünüze kapatmasın; cehennem kapıları kapalıdır, Rabbinizden dileyin ki sizin yüzünüze açmasın. Ve şeytanlar bu ayda bağlıdır, Rabbinizden isteyin ki onları size musallat etmesin” Emîrülmuminîn Ali (aleyhisselam) diyor ki bu sırada ben kalkıp dedim ki ey Resulullah! Bu ayda en üstün amel nedir? Buyurdular “ Ey Eb’el-Hasan (Ali)! Bu ayda en üstün amel, Allah’ın haram kıldığı şeylerden sakınmaktır”SAHİFE-İ SECCADİYE’DEN RAMAZAN’E GİRİŞ DUASI
Hamd Allah’a ki, kendisine hamd etmenin yolunu bize gösterdi ve bizi hamd ehlinden kıldı ki, ihsanına şükredenlerden olup iyilik yapanların mükâfatını alalım.
Hamd Allah’a ki, bize dinini armağan etti, şeriatiyle bize minnet koydu ve ihsan yollarını bize tanıttı ki, nimetiyle o yolları katederek rızvanına ulaşalım. Öyle bir hamd ki, bizden kabul buyursun ve onunla bizden hoşnut olsun.
Ve hamd Allah’a ki, oruç ayı, İslam ayı, temizlenme ayı, arınma ayı ve kıyam ayı olan ramazan ayını bu yollardan biri kıldı. “İnsanlar için hidayet kaynağı olan, doğrunun ve doğruyu eğriden ayırmanın açık delillerini içeren Kur’an’ı bu ayda indirdi.” (Bakara/185)
Ona tanıdığı ayrıcalıklar ve faziletlerle diğer aylara olan üstünlüğünü ortaya çıkardı. Büyüklüğünü bildirmek için diğer aylarda helal ettiğini bu ayda yasakladı; ona belli bir vakit belirleyerek ondan öne geçirilmesine veya sonraya bırakılmasına müsaade etmedi.
Sonra da, gecelerinden belli bir geceyi bin aydan üstün kıldı ve onu Kadir Gecesi olarak adlandırdı. “O gecede, Rablerinin izniyle melekler ve Ruh her iş için inerler.” (Kadir/4) Esenliktir o gece; fecr doğuncaya kadar, sağlam kazası gereği kullarından dilediği için bereketi devam eder.
Allah’ım, Muhammed ve âline salat eyle ve bu ayın değerini bilip saygısını gözetmeyi, bu ayda yasakladığın şeylerden kaçınmayı bize ilham et. Uzuvlarımızı günahlardan koruyup seni hoşnut eden şeylerde işleterek bizi bu ayda oruç tutmaya muvaffak et. Öyle olsun ki, kulaklarımızla boş şeyler dinlemeyelim; gözlerimizi eğlenceye dikmeyelim, ellerimizi sakıncalı bir şeye uzatmayalım; ayaklarımızı harama açtırmayalım; karnımıza helal ettiğinden başkası girmesin; dilimiz senin açıkladığından başkasını konuşmasın; bizi sevabına yaklaştıracak amelden başkası için zahmete düşmeyelim; azabından koruyacak amelden başkasını yerine getirmeyelim. Sonra da bütün bunları, riyakârların gösterişinden ve ün tutkunlarının ün hevesinden arındır ki, işlerimizi yalnızca senin için yapalım; senden başka bir amacımız olmasın.
Allah’ım, Muhammed ve âline salat eyle ve bizi bu ayda, çizdiğin sınırlarıyla, koyduğun farzlarıyla, koştuğun şartlarıyla ve belirlediğin vakitleriyle (günlük) beş namazın vakitlerine vâkıf et. Bizi namazın yüce mertebelerine ulaşan, erkânını koruyan, onu vaktinde kılan, rükuunu, secdesini ve tüm üstün amellerini kulun ve Resulünün -salavatın ona ve âline olsun- getirdiği gibi en kâmil ve kapsamlı taharetle, en açık ve belirgin huşuyla yerine getiren kimselerden kıl.
Bu ayda bizi, akrabalarımızla iyilik ve ihsan üzere ilişki kurmaya; komşularımıza ikram ve bağışta bulunmaya; mallarımızı vebal olmaktan kurtarmaya; zekâtını ayırarak temizlemeye; bize dargın-küskün olanların gönlünü almaya; haksızlık yapanlara karşı insaflı olmaya; asla dost edinemeyeceğimiz, barış içinde yaşayamayacağımız senin düşmanlarının dışında, bize düşmanlık edenlerle barışmaya; bizleri günahlardan temizleyecek, kötülüklerden koruyacak, meleklerin bile yapamayacağı temiz amellerle sana yaklaşmaya muvaffak et.
Allah’ım, bu ayın hürmetine ve bu ayın evvelinden sonuna kadar sana ibadet eden mukarreb melekler, mürsel peygamberler ve salih kulların hürmetine senden istiyorum ki, Muhammed ve âline salat edesin. (Allah’ım,) Bu ayda bizi, kullarına vaad ettiğin saygınlığa ehil kıl; sana itaat etmekte âdeta yarışan kullarına vereceğin şeyleri bize de ver ve rahmetinle, bizi en yüksek makamı hakkedenlerin arasına kat.
Allah’ım, Muhammed ve âline salat eyle ve bizi tevhidinde şirke düşmekten, övgünde kusur etmekten, dininde kuşkulanmaktan, yolunda körlüğe duçar olmaktan, senin için gerekenden gaflet etmekten ve düşmanın olan kovulmuş şeytana aldanmaktan koru.
Allah’ım, Muhammed ve âline salat eyle ve içinde bulunduğumuz bu ayın her gecesinde affınla (cehennemden) salıvereceğin, rahmetinle bağışlayacağın kulların varsa, bizi onlardan eyle ve bizi bu ayın en iyi ehli ve ashabından kıl.
Allah’ım, Muhammed ve âline salat eyle ve ramazan hilalinin gözlerden kaybolup gökyüzünden silinmesiyle günahlarımızı da sil; günlerinin sıyrılmasıyla veballerimizi bizden sıyır. Ramazan bitince hatalardan arınmış, kötülüklerden temizlenmiş olalım.
Allah’ım, Muhammed ve âline salat eyle ve bizi bu ayda, eğrilirsek düzelt; kayarsak doğrult; şeytan bize musallat olursa bizi ondan kurtar.
Allah’ım, bu ayı sana ibadet etmemizle doldur; vakitlerini sana itaat etmemizle süsle; gündüzlerinde oruç tutmaya, gecelerinde namaz kılıp dua etmeye, bağışlanmak için ağlayıp sızlamaya muvaffak et bizi; gündüzleri gafletimize, geceleri kusur ettiğimize tanık olmasın.
Allah’ım, hayatta olduğumuz sürece diğer aylar ve günlerde de bizi böyle olmaya muvaffak et. Bizi, “Firdevs’e varis olup orada sürekli kalacak olan” (Mü’minun/11), “Rablerine dönecekleri için verdiklerini kalpleri çarparak veren” ve “iyiliklere koşuşup iyilik için yarışan” (Mü’minun/60-61) salih kullarından kıl.
Allah’ım, her zaman, her an ve her halükârda, salat ettiğin kimselere ettiğin tüm salatların sayısıca, tüm o salatların, senden başka kimsenin sayamayacağı kadar kat kat fazlasıyla Muhammed ve âline salat eyle. Hiç kuşkusuz, sen, dilediğini yaparsın.
Bir yanıt yazın