Hayme Ananın Oğlu Ertuğrul Gazi’ye Nasihatı
OĞUL : Anayurttan ayrılalı yıllar geçti. Deli rüzgârlar önünde oradan oraya savrulduk. Beylik otağını kurduğumuz şu yaylalar artık son durağımız, son konağımız.
Oğuz’un yurtlarına diktiğimiz ağaçların kökleri kara yerin derinliklerine, dalları gökyüzünün yüceliklerine uzansın. Ak-boz atlara binip yağı üstüne yel gibi vardık ta Kadir Tanrı gözü pek yiğitlerimizi korusun.
Göğsü kaba yerli kara dağlar gibi duran erlerimiz ile kır çiçekleri gibi saf ve temiz, ak yüzlü, ala gözlü kızlarımız Kutlu Kayı Boyumuza gürbüz evlatlar versinler.
Altın başla otağlarımız Çarşamba Yaylasını bürüsün. Kayı’nın ve diğer bütün boyların oğullarını Ertuğrul’umla bir tutarım. Onların hepsini soyumuz için Hakk’ın kutsal birer emaneti bilirim.
OĞUL: Boyundan, soyundan olsun olmasın insanlara âdil davran. Adaletten ayrılma ki, insanların birlik ve dirlik kazansın. Yurdunda, obanda herkes gezsin. ULULUK İSTEYEN TÖREDEN AYRILMASIN. Bu dünya bir oturma yeri değildir.
Yapacağın iyi ve doğru işlerde insanların hizmetinde bulunursan güzel övünçler senin olur. Yüreğinden inancı, ağzından duayı, davranışından erdemi hiç eksik etme. Bir de: Sabırlı ol oğul, ekşi koruk sabırla tatlı üzüm olur.
OĞUL : Beğlik DERMEKLE, AĞALIK VERMEKLE olur. Sofranı ve keseni yoksullara açık tut.
Bir yanıt yazın