George Bernard Shaw’dan Özlü Sözler

George Bernard Shaw’dan Özlü Sözler

George Bernard Shaw, 1856-1950 yılları arasında yaşamış İrlandalı bir yazar, oyun yazarı, eleştirmen ve sosyalisttir. Hayatı boyunca altmıştan fazla oyun yazmış ve hem Nobel Edebiyat Ödülü hem de Oscar kazanmıştır. Oyunlarında ve denemelerinde, toplumun sorunlarını, insan doğasını, ahlakı, politikayı, dinleri ve sanatı ele almıştır. Shaw, sivri dilli, zeki, mizah dolu ve çoğu zaman tartışmalı bir yazardır. Sözleri, günümüzde hala etkili, ilham verici ve düşündürücüdür. Şimdi sizin için seçtiğim bazı George Bernard Shaw sözlerini paylaşmak istiyorum. Umarım beğenirsiniz.

• Bir dindarın bir şüpheciye göre daha mutlu olmasının, sarhoş bir kişinin ayık bir kişiye göre daha mutlu olmasından farkı yoktur.
• İnsanların ölmesiyle yaşamın gülünçlüğü nasıl değişmezse, insanların gülmesiyle de yaşamın ciddiliği değişmez.
• Kaplan adamı öldürmek isterse adı vahşilik, adam kaplanı öldürmek isterse adı spor olur. Suç ile adalet arasındaki fark da bundan büyük değildir.
• Yaşlandığımız için oyun oynamayı bırakmayız, oyun oynamayı bıraktığımız için yaşlanırız.
• Hegel: “Tarihten öğrenebileceğimiz tek şey; İnsanların asla tarihten hiçbir şey öğrenemeyeceğidir” derken haklıydı.
• Benim çapımda bir beyin besinini ineklerden almaz. Vejetaryendir.
• Hiçbir şey ayağınıza gelmez, en azından iyi olan hiçbir şey. Her şeyi gidip kendiniz almanız gerekir.
• İlk aşkımız biraz sersemlikle, bir hayli meraktan ibarettir.
• Demokrasinin birinci görevi her vatandaşı yararlı kılmaktır.
• Keyifler değildir yaşamı değerli yapan. Yaşamdır, keyif almayı değerli kılan.
• Biz iki hırsız arasında kendimizi ifade ederiz. Düne ait üzüntüler ve yarına ait korkular.
• Gençken yaptığım on şeyden dokuzunun başarısızlıkla sonuçlandığını gördüm. Başarısız olmak istemiyordum onun için ben de on kat daha fazla çalıştım.
• Sözünüz senediniz kadar sağlam olamaz; çünkü belleğiniz hiçbir zaman onurunuz kadar güvenilir olamaz.
• Hatalarla dolu bir hayat, bomboş geçirilmiş bir hayattan çok daha faydalı ve onurludur.
• Bize bir kaç deli gerek, şu akıllıların yol açtığı duruma bak!
• Sükûtun kudretine inanıyorum. Bu mevzuu üzerine saatlerce konuşabilirim.
• Bazıları mideleri için yiyecek, diğerleri de yiyecekleri için mide ararlar.
• Savaşlar yapacağız hep, çünkü ancak savaşın baskısı altındayken dünyayı değiştirme yeteneği gösterebiliyoruz, ama savaşın getirdiği değişimler tasarladığımız değişimler olmayacaktır hiçbir zaman için.
• Hiçbir şey bigotların vicdanından daha tehlikeli değildir.
• Neden zevk alındığını anlamaya çalışmak, zevki kaçırır.
• Hayatta iki trajedi vardır. Gönlünüzdekini elde edememek ve elde etmek.
• Tanrı nedir? Kendimiz tanrı olurduk, bunu bilseydik…
• Tanrının parayı hiç sevmediği kesin. Onu kimlere verdiğine baksanıza.
• Köle gibi eğitilenler, köle gibi yönetilebilirler ancak…
• Beni bir antika olarak saklamaya çalışıyorsun, ama işim bitti. Öleceğim. Son sözleri Hemşireye…
• Çıplak bedenler bizi şaşırtmıyor artık, çıplak beyitlerdir varlığına dayanamadığımız.
• İnsanın yetişme düzeyi kavga ederken gösterdiği davranışla ölçülür.
• Kendi dilini bilmeyen başka dil öğrenemez.
• Hiç düş kırıklığına uğramayanlar, hiç umut beslememiş olanlardır.
• İnsan Tanrının sonsözü olamaz.
• Günümüzde ideal aşk ilişkisi postayla yürütülendir.
• Değişmek istiyorum; daha iyi olmak istiyorum, yeniden, yeniden başlamak istiyorum; tenimi değiştirmek istiyorum yılanlar gibi. Bıktım artık kendimden. Bir gün değil, günlerce değil, sonsuza dek kendime nasıl katlanırım? Bunu düşünmek bile korkutuyor beni: karamsar, kin dolu, susmuş oturmuşum bu nedenle. Siz hiç düşünürmüsünüz bunları?
• Bilmeniz gereken şeyler var: Örneğin, eşinizin ısıya dayanma derecesini öğrenmek için banyosunu kaynar suyla doldurursanız, edineceğiniz bu bilginin yanı sıra asılmanın ne demek olduğunu da öğrenmeniz gerekeceği gibi…
• Gerçek şu: Özgürüm, sağlıklıyım, mutluyum ve patlıyorum sıkıntıdan!
• Siz Var olan şeyleri görür ve şöyle dersiniz: Neden? Oysa ben olmayan şeyleri hayal eder ve derim ki: Neden olmasın?
• Diş ağrısı çekenler dişleri sağlam olanları; yoksulluk çekenler de parası çok olanları mutlu sanırlar.
• Bilgi paraya benzer, kazandıkça tutkuya dönüşür, ancak bu iyi bir tutkudur.
• Her ruh, ikizini arar…
• Gencim ben… Yaşamımda bir şeyler olmasını öylesine istiyorum ki… Onların yaşına gelince hiçbir olaya karışmadan yaşamak isteyeceğimi söylüyorlar. Onların yaşında değilim ki ben…
• Bir erkek veya kadının ne şekilde yetiştiğini bir kavgadaki hareketlerinden anlayabilirsiniz.
• İnsanlar kendi durumlarıyla ilgili olarak her zaman koşulları suçlar. Ben koşullara inanmam. Bu dünyada yol alan kişiler, ayağa kalkıp istedikleri koşulları arayan ve bulamadıklarında yaratan insanlardır.
• Akıllı adam aklını kullanır. Daha akıllı adam başkalarının da aklını kullanır.
• Attığınız tokada karşılık vermeyen kişiden sakının: O hem sizi bağışlamaz hem de kendinizi bağışlamanıza olanak bırakmaz.
• Nikah kadar ucuz ve kolay olmalıdır boşanmak.
• İnsanın kendini berbat hissetmesi, mutlu olup olmadığına önem verecek kadar boş zamanı olmasından ileri gelir.
• Cennette bir melek özel kişi değildir.
• “Niye?” dediğini duyuyorum, daima “Niye?” Olanları görüyorsun ve “Niye?” diyorsun. Bense olmayanları hayal ediyor ve diyorum ki: “Niye olmasın?“
• Hareket halindeki cehaletten daha korkunç bir şey yoktur.
• Bir kadın, bir koca buluncaya kadar geleceği konusunda endişelidir. Bir erkek ise ancak bir kadınla evlendikten sonra geleceği konusunda endişelenmeye başlar.
• Milliyetçilik, siz orada doğduğunuz için bu ülkenin diğer tüm ülkelerden daha mükemmel olduğunu zannetmenizdir.
• Beğenmediğiniz bir şeyi alkışlamak, yalan söylemenin birçok çeşidinden biridir.
• Adem’i hep küçümsemişimdir; bilgi ağacındaki elmayı, yılanın baştan çıkardığı Kadın’ın zoruyla kopardı diye… Ben olsaydım, sahibi arkasını döndüğü an, ağaçtaki elmaların tümünü yutardım.
• Yalancının cezası kimsenin kendisine inanmayışı değil, asıl kendisinin kimseye inanmayışıdır.
• Çılgın mı doğmuştum, yoksa fazla mı akıllıydım bilmiyorum; benim dünyam yeryüzüne uygun değildi… Düş dünyasından çıkıp gerçeklerle karşılaşınca tedirgin oluyordum. Toplumun dışında, siyasetin dışında, sporun dışında, kilisenin dışındaydım. O günlerde, eğer öyle bir deyim bulunsaydı, “Her şeyin dışındaki” denebilirdi bana…
• Mutluluğu üretmeden, tüketmeye hakkımız yoktur.
• Yaratmanın başlangıcıdır düş gücü… Dilediğiniz düşler, düşlediğinizi amaçlar, amaçladığınızı yaratırsınız sonunda.
• Yaptığınızı, bir başka budalanın, bunları sizden beklediğini düşündüğünüz için yapıyorsanız, onun sizden bunları beklemesi de, sizin onun bunları beklediğini umduğunuzu sandığından ileri geliyorsa, herkes istemediği bir şeyi yapıyor demektir. O zaman ortaya budalaca bir durum çıkar.
• Sorun çaresizlik değil, isteksizlik… İsteksiziz, çünkü çocuklukta bize uygulanan ilk şey, içimizdeki isteği öldürmektir.
• Eylemlerim demokratik, zevklerim aristokratiktir.