Cahit Zarifoğlu, 1940 yılında Ankara´da Maraşlı bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelir. Babasının memuriyeti dolayısıyla ilk ve orta öğrenimini Siverek, Ankara, Kızılcahamam ve Kahramanmaraş´ta tamamlar.
İçe kapanıklığına, dalgınlığına, zeki olmasına karşın alabildiğine inatçıdır da. Lise yıllarında arkadaşlarına cebir, geometri dersleri verir. Fakat bir yıl edebiyat ve cebir derslerinden, iki yıl da yalnız cebir dersinden sınıfta kalır. İnat eder, kitapların kapağını açmaz. Edebiyat sınavına girer, hiç bir soruya cevap vermez. Cebir sınavlarında da aynı tutumu sürdürür. İşte bu süreçte bir yandan şiir yazarken bir yandan da mahalli gazetelerde çalışmaya başlar.
Yine lise yıllarında güreş sporuna ilgi duyar. Maraş Güreş Kulübüne kaydolur. Çok iyi güreş tutar. Lise son sınıfta ise şairin bu kez ilgisi pilotluğadır; Pilot olma sevdasına kapılır. Sonunda bir yolunu bulup Türk Kuşu Kampı´na katılır; üç ay kurs görür; C brövesini alır. Planörle uçar ve motorsuz uçak kullanır.
Ayrıca lise yıllarında okul dergisi olan “Hamle”de şiirleri yayınlanır, yine şiirler: İstanbul´da ki edebiyat dergilerinde yayınlanmaya başlar.
1959 yılında Maraş´ta bir yıl vekil öğretmenlik yapar. Akabinde Maraş Lisesi´ni arkadaşlarından üç yıl gecikmeyle bitirir ve 1961 yılında İstanbul´a gelir; İstanbul Üniversitesi Alman Dili ve Edebiyatı Bölümüne kaydolur. Bir yandan üniversite öğreniminin yanı sıra şiir yazmayı da sürdürür; bir yandan da hayatını sürdürmek için çalışmaya başlar. Yol Dergisi´nde musahhihlik yapar (1964). Bâb-ı Âli´de Sabah Gazetesi´nde teknik sekreter olarak çalışır (1967).
Zarifoğlu´ nun, kendine ait tutkuyla bağlandığı çok şey vardır. İnsanlara kayıtsızlığına, umursamazlığına karşı sevdiklerini de tutku derecesinde sever, bağlanır.
Şair, serüvenci, girişimci ve “gezginci” bir ruha sahiptir. Çünkü bu süreçte otostopla Avrupa´nın belli başlı ülkelerini bir uçtan diğer uca gezer, dolaşır; dostlar edinir (1967).
Şiirlerini Papirüs, Yeni Dergi, Türk Dili ve Soyut gibi edebiyat dergilerinde yayımlar. Nihayet söz konusu edebiyat dergilerinde yayınlanmış olan şiirlerini kitaplaştırmak ister. Borç dert, aç kalma pahasına şiirlerini kitaplaştırır: “İşaret Çocukları”… (1967).
Şair´in, “İşaret Çocukları”yla başlayan şiir serüveni “Yedi Güzel Adam”la sürmüş ve “Menziller” de odaklanmıştır.
1986´da ise, şairin son şiir kitabı olan “Korku ve Yakarış” yayınlanır. Böylelikle hayatın bütün inceliklerini kuşanmış bir zarif yürek, bir şiirsel yürek olarak Menziller´ den sonra “Korku ve Yakarış” ın şiirini yazmıştır. Yaşamak´ la ölüm arasında korku ve ümidi bir yay gibi geren, gerdikçe daha bir zarifleşen, şiirleşen ve gizemli bir dünyanın fotoğrafını çekmeye başlayan şair, ermiş katmanlarında yol alır.
Şair, 1987 yılı başında hastalanır ve 7 Haziran 1987´de rahmet-i Rahman´a kavuşur.
- Yeşil Kahveyi Biliyormusunuz? - 2 Aralık 2023
- Seni Çok Özledim Ey Yar - 18 Ekim 2023
- İmam Gazali’nin İlahi Aşk Tarifi - 13 Ekim 2023