Sırlarına dualarımı zırh ettiğim güzini mabedim.
Sırrımızı aşk rüzgarına usulca fısıldadım,
Gazel oldu yürek yakan kelamlarım.
Yüzümü yüzüne yaslasam düşermi kaderime cennetin.
Safa İle merve’de yalın ayak koşasım gelir,
Dualarında öznen olsam,
Her bir telinden zemzem olsam,
Damlasam aşk kokan yüreğine.
Yine hasret sarıyorum gecenin siyahında yâr’ama.
Her tesbihin boncuğuna adın düşer çektiğimde seni.
Sensiz geçen soğuk ölümü ruhumda çekiyorum yine,
Her dakikaya selalar okuyorum ey aşkı turâbım,
Ey yüreğini ruhumda dağlayanım,
Her İç çekmişim de yağmur olup yüreğime yağanım,
Yürüdüğü yerlerde aşk kokusu bırakanım,
Geceye düşüyor sesinin sessiz çığlıkları,
Vav gibi sükûta kıvrılıyor bedenim yine.
İbrahimi bir ateşle düşüyor kalbime aşkı nar,
belki tenime değmesede yüreğimi dağlıyor
Hasretin kül ediyor beni,
Her güzel güne sen doğuyor,
Sarıl aşk ile ey yâr.
Hasretine yeminli olan solyanıma kıyam edeyim bırak,
Hüzün dolsun İçime sadece,
Sana yanayım nefsimi İsmail edeyim aşkın lütfuna.
Küçük harflerle solyanıma vurulan aşkı
Hiç bir söze İnsaf etmeyen suskunluğumda,
Ruhumu kabzeyleyen hicranımı taşırıyor,
Sur’unu üfleyince ruhuma alemi ervahta
Aşk İle kalıyorum nefes nefese….!
Ergün küçüktopcu
Kerimusta.com
Bir yanıt yazın