Yalnız Kalan Suskunluğum-Ergün Küçüktopçu

Kategori: Şiirler | 1

Yalnız Kalan Suskunluğum - Ergün Küçüktopçu

Yalnız Kalan Suskunluğum

Bir sükût etsem…!
Sükûtum içime aksa durmadan bir şelale gibi.
Günlerce içime aksa sükûtumun göz yaşları, tıpkı Bilal’in göz yaşlarının toprağa akması gibi.
Sensizliğim bir çığlık olsa içimden bağıra bağıra suskunluğum yansa bir saman alevi gibi.
Sönse artık güneşim yıldızlar dökülse tek tek yüreğime, ve her yer karanlık olsa, sessizliğim karanlıkta kalsa.
Suskunluğumu elime alsam avuçlarımla rabbime sunsam.
Sussam
Sussam ve ağlasam aşk diye, lâl olan dilimde sessiz çığlıkları mı anlatsa, kararan gecenin sahibine.
Yusuf gibi, adem gibi ağlasam yalnız kalan suskunluğuma, yansam
yansam ve gönlümdeki gizlediğimi rabbime sunsam, küllenen sükûtumu.
Ah bir sussam yunus gibi, bir balığın karnındaki üzüntümü sessizliğimi tövbe ile silsem…..
Rabbime yalvarsam nefsime zulmeden yüreğim için, af et desem.
Derdimi nimet bilip şükretsem “Rabbimin imtihanıdır” diye.
Dert bildiğimi söylesem, derman da sende desem Allah’a,
İnlesem, ağlasam, sızlasam yanan kalbime bir ah dokunsa, sabret dese bir Ayet, okunsa yanan kalbime, Secde et ve bağlansa ellerim göğsümün üzerinde bir tekbirle; Allahuekber.
Sonra bir secde miktarı aşk değse sol yanıma. Dursa zaman, dursa dünya, sussa kainat, bu sayılı nefes, bu Sayılı ses kesilse “Subhane rabbi el ala”dan sonra.
Selalar okunsa ismimin suskunluğuna. Saf tutsa arkamda hüzünlerim, iyi bilirdik deseler, aşkla yanan solmuş bedenime.
Yine sussam bir aşk miktarı, huzura varınca konuşsam artık.
Sussam…!
Sustuğum ateşte bir ayet inse yanan yüreğime semadan…
İnşirah verse yanan kalbime. Üzülme kulum üzülme ben ne güzel vekilim seninleyim dese…. Ben sana yeterim kulum diye seslense.
Ve öyle bir teslim olsam rabbime söz geçirebilsem nefsime, ve sussam sonsuzluğa kadar rabbe teslim olsam.
Mahşere bıraksak bütün hesapları. Yüce sevgiliye teslim etsek sessizliğimizi.
Aşk dudağımın kenarında cennete kaldı, yine de güzeldi seni susmak.
Aşkın son Fatiha’sı dökülsün dudaklarından ahiretime bedel olsun.
Gel ey aşk…
yüreğin ateşine değil, ateşin yüreğine suskunluğumuzla yürüyelim.
Aşk iflah olmaz artık, bu kıyamet ki sükut bizde susalım mı, korktuğumuzdan değil aşka olan edebimizden.
Varmıdır böyle aşk, yürekten kelama döktüren rabbim.
Niyetimizdeki suskunluğumuzu dua say, ruhumuza değmeyecek olanı kalbimize dokundurma,
yazık oldu bu mevtaya, namazını bile kılmaya yürek kıraate güç yetiremedi.
Bir yudum aşka atın beni, yok olayımda sevgiliye yol olayım.
Beni aşkın ibadet olduğu yere götürün Yusuf’un kuyusuna, zifiri karanlığa götürün, soğuk duvarlar şahidim olsun..

Ergün Küçüktopcu

 

Takip Et Ergunca:

Herkes Cennete Gitmek İster ama Hiç Ölmeden Cennete Gidilir mi?

Son yazıları

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir